Haşimato tiroidi ve diyabet, bağışıklık sistemi kaynaklı oluşan birlikte seyredebilen hastalıklardır. Tiroid ve diyabet (özellikle tip 1 diyabet) hastalıkları arasında bir bağlantı vardır. Toplumumuzda bu iki hastalık da üst sırada görülen hastalıklardandır. İkisinin görülme oranı da birbirine yakındır.
Tip 1 diyabet, bağışıklık sistemini zayıf düşürüp saldırıya açık bir hal oluşturan bir hastalık olduğu için immün sistem hastalıkları (çölyak, tiroid vb.), tip 1 diyabetle birlikte sık görülebilmektedir.
Tip 1 diyabetik hastalarda tiroid hastalıklarının birlikte görülme sıklığının diyabetik olmayanlara göre 2-3 kat daha fazla olduğunu gösteren çalışmalar mevcuttur. Haşimato tiroidine sahip olan diyabetlilerde ara ara kan şekerinde anlamsız dalgalanmalar oluşabilir.
Haşimato tiroidi, bağışıklık sisteminin bozukluğundan kaynaklanan bir endokrin sistem hastalığıdır. Tiroid bezi iltihaplarının en sık görülen çeşidi olan haşimato tiroidi aynı zamanda Otoimmün Tiroidit ya da Kronik Lenfositik Tiroidit olarak da adlandırılmaktadır. Japon bilim insanı Hakaru Hashimoto tarafından 1912 yılında tanımlanmıştır ve Japon Tiroidi olarak da bilinmektedir. Hastanın bağışıklık sistemi çeşitli tetikleyici faktörlerle istemeden hastanın tiroid hücrelerine karşı antikorlar üretir. Bu antikorlardan 2 tanesi çok önemlidir: anti-tiroglobulin antikor (anti-tg antikor) ve anti-tiroid peroksidaz antikor (anti-tpo antikor). Bu antikorlar hastanın hormon üreten tiroid hücrelerine yapışır; onlar da zararlı ve bazen de aşırı çalışmaya neden olan etkiler gösterir.
Bu belirtileri ek olarak:
Gibi belirtiler de gözlenmektedir.
Haşimato tiroidi de aynı diyabette olduğu gibi yaşam şekli değişikliği ve yaşam boyu tedavi gerektirmektedir.
Genel olarak tip 1 diyabetli olgularda yapılan tiroid hastalıkları sıklığı incelemelerinde otoimmün zeminde tiroid hastalıklarının da sıkça görüldüğü gözlenmiştir. Ama tip 2 diyabette tip 1’e göre genetik etki daha belirgin olmakla beraber otoimmün temeli yoktur ve insülin direnci temelli insülin üretiminde bozukluk oluşumuna bağlı bir hastalıktır. Haşimato hastalığında Tip 2 diyabet neredeyse %45’lere kadar bulunmaktadır. Tiroid hastalıkları Tip 2 diyabetlilerde de %8’lere kadar yani iki katı artmış olarak görülmektedir.
Tip 1 diyabetli hastalarda yaş ve diyabetin süresi arttıkça HT sıklığı artmaktadır. Hashimoto tiroidi özellikle kız cinsiyette ve pubertal dönemde daha sık görülmektedir. Tip 1 diyabetli hastalarda çölyak varlığı HT riskini artırmaktadır. Tiroid disfonksiyonun metabolik kontrol, büyüme ve gelişme üzerindeki olumsuz etkilerinin önlenmesi açısından belli aralıklarla tiroid fonksiyon testleri ve otoantikorların bakılması gerekmektedir.
Tiroid hormonunuzda bozukluk varsa ve kullandığınız ilaçlarla düzene girmezse veya zaman zaman düzensizlik oluyorsa kilo alımı gerçekleşebilir.
Tip 1 diyabetik hastalarda tiroid hastalıklarının birlikte görülme sıklığının diyabetik olmayanlara göre 2-3 kat daha fazla olduğunu gösteren çalışmalar mevcuttur. Haşimato tiroidine sahip olan diyabetlilerde ara ara kan şekerinde anlamsız dalgalanmalar oluşabilir.
Diyabet ve haşimato tiroidi için yaşam şekli değişikliği elzemdir. Hekimlerin önerdiği medikal tedavi, sağlıklı bir beslenme düzeni ve yaşayış şekli her iki hastalığın tedavisi için önemli bir rol oynamaktadır.