Diyabetik ketoasidoz, insülin yetersizliği kaynaklı karbonhidratların kullanılamaması ya da günlük karbonhidrat alımının yetersiz kalmasıyla oluşur.
Karbonhidratların kullanılamaması sonucu vücut enerji için yağları kullanmaya başlar. Yağların kullanımı durumunda karaciğerde keton ve glikoz üretimi aktive edilir. Vücudun keton üretimini arttırıp kandaki asit miktarındaki aşırı artışı sonucu diyabetik ketoasidoz oluşur. Diyabetik ketoasidoz çok ciddi bir klinik durumdur.
Tip 1 diyabeti olmasına rağmen sıklıkla insülin dozlarını kaçıranlar ve az görülse de Tip 2 diyabeti olanlar diyabetik ketoasidoz riski taşırlar.
Ketoasidoz başlangıcının ilk belirtileri bulantı, kusma ve karın ağrısıdır. Diyabetik ketoasidozun devamlılığı sonucunda, bilinç bozuklukları oluşur ve tedavi edilmezse yaşam tehlikesi oluşturan diyabetik komaya dönüşebilir.
Kusma ve bulantınız varsa, kan şekeri düzeyiniz hedef aralığınızdan daha yüksekse ve düzelmiyorsa kısa zamanda doktorunuza başvurmanız gerekir.
Hamilelikte ketoasidoz nadir görülmektedir. Fakat görüldüğü takdirde anne ve bebek açısından önemli risk teşkil edebilmektedir. Hamilelik sırasında görülen kusma sonucu sıvı kaybı, insülin direnci veya stres gibi değişkenler diyabetik ketoasidoz riskini arttırmaktadır.
Ketoasidoz tedavisi, hastalığın ne kadar ilerlediğine bağlıdır. Ketoasidozda olan kişi komada ise acilen hastanede yoğun tıbbi önlemler alınmalıdır. Diyabetik ketoasidoz sıvılar, elektrolitler ve insülin ile hastanede tedavi edilir.